ÇOK EŞLE EVLİLİK
Mutluluğu artırmak düşüncesiyle yapılan ikinci evlilikler,
genellikle eski mutluluğu alıp götürdüğü gibi kocayı ve eşleri depresyona
sokabilir.
"Ölüm bizi ayırıncaya kadar." Bu sözler Batı uygarlığının
evliliğe bakış açısını özetliyor. Fakat buna rağmen İngiltere'deki evliliklerin
üçte biri, ABD'dekilerin yarısı boşanmayla sonuçlanıyor. Çocukların yüzde
15'inin babası evlilik cüzdanlarındaki kayıtlı eş değil. Türkiye'de ise durum
farklı. Boşanmalar, Avrupa ülkelerine göre çok daha az. Çok eşlilik ise
kanunlarla yasaklanmış olsa da yok değil. Bu konuda birçok örnek var ;
35 yaşındaki bir kadının şikayetleri ; "Doktor bey, ben
ailemin tek çocuğuyum. Paylaşmaya kesinlikle hazır değilim. Mutlu bir yuvamız
vardı. 16 yıllık evliyiz ve üç de çocuğumuz var. Kocamla birbirimizi çok
seviyorduk, ya da öyle zannediyorduk. İlk yıllarda kocam fakirdi, maaşı düşüktü.
Ben çalıştım, eve katkıda bulundum. Her zaman ona destek oldum. Sonraları kocam
kazanmaya başladı, maddi durumumuz düzeldi. Hep Üsküdar'da evim olsun isterdim.
Evim de oldu. Keşke olmasaydı diyorum şimdi. Çünkü taşındığımız gün hadiseyi
öğrendim. Kocam, çocuğu yaşında bir çocukla ikinci evliliğini yapmıştı. Bunun
gerçek olduğunu anlayınca şok oldum. Ben ki onun için her fedakarlığı yapmıştım.
O ise kıza bir daire tutmuştu. Şaşırdım. Kocamı dövmeye, ona saldırmaya
başladım. Bana bunu nasıl yapardı? Çocuklarımın ikisi de bunalıma girdiler."
"Peki kocanız nasıl açıklıyor bu durumu?" diye sorulduğunda
şöyle anlatıyor ;
"Haklı olduğumu söylüyor, özür diliyor. Kıza acıdığını,
kötü yola düşmesin diye bu yolu izlediğini ifade ediyor. Artık bıraktım diyor
ama ben yapılan ihaneti unutamıyorum. Hatta ben de ihanet edeyim dedim,
yapamadım. Aklımdan bu olay çıkmıyor. Kocamı affedemiyorum ve ondan nefret
ediyorum. Boşanmak istiyorum ; çocuklarım 'anne bizi babasız bırakma' diyorlar."
Kocası da yaptıklarından pişmanlık duyuyordu fakat bu arada
aile perişan olmuştu. Bütün fertler bunalım içindeydi. Hatta aile dağılma
arifesindeydi.
İkinci evliliğinde mutluluğu bulacağını zanneden kocalar,
ilk evliliklerindeki mutluluğu bile bulamayabiliyorlar. Aile düzenleri
bozuluyor, hatta ilk eşi ikinciyi ilk zamanlar kabullense bile sonraları eşler
arasında kıskançlıklar baş gösteriyor. İlk zamanlar cazip görülen ikinci eş,
daha sonraları pişmanlık verici bir durum halini alıyor.
Hz. Peygamber niçin çok eşle evlendi ?
Kaynaklar, Hz. Peygamberin, damadı Hz. Ali'nin ikinci
Evliliği'ne çok sert bir dille karşı çıktığını açıklamaktadır. Hz. Ali, Ebu
Cehil 'in. kızı El-Aura (veya Cüveyriyye) ile evlenmek ister. Bu konuda
Hz.Peygamber'le istişare edilir. Hz. Peygamber buna. müsaade etmez ve "...Ancak
Ebu Talib'in oğlu (yani Hz. Ali) kızımı boşar ve bundan sonra onların.
kızlarıyla evlenir" der. İbn Sa'd, Hz. Peygamber'in bu evliliğe karşı çıkmasının
sebebini, (kızı) Hz.Fatma'nın üzülmesiyle izah eder. Bu konuda başka yorumlar da
vardır. Kanaatimizce bu rivayet, Hz. Peygamber'in tek eşlilikten yana olduğunu
ifade eder. Ancak dönemin şartları ve zorlamaları, hayatının sonlarına doğru onu
da çok eşliliğe mecbur etmiştir.
Hz. Peygamber'in çok evlilikleri Medine döneminde olmuştur.
Medine'de kurulan İslam devleti, bütün Arabistan'ı karşısında buldu. Kureyş
kabilesinin Arap yarımadasındaki nüfuzu ve Hz. Peygamber'in yeni bir din
getirmiş olması, bu bölgede yaşayan insanları Medine'de kurulan bu küçük devlete
karşı ayaklandırdı.
Hz. Peygamber, herkesle barış yapmak, anlaşmak ve
meseleleri konuşarak bir sonuca varmak istedi, ancak karşı taraf savaşmayı
tercih etti. Bu gelişme Mekke devrinde olduğu gibi çok yavaş seyrediyordu. Savaş
aynı zamanda iyileşmesi çok zor olan sosyal yaralar açıyordu.
Arabistan 'ı cehaletten arındırmak ve İslam'ı bu bölgede
yaymak için Hz. Peygamber 'in Medine döneminde mecbur olduğu çok eşli yaşamın
asıl sebebi budur.
Hz. Peygamber 'in iki cariyesi olmuştur. Bunlardan biri
Mısır lideri Mukavkis 'in gönderdiği Mariye'dir. Hz. Peygamberin ondan Hz.
İbrahim diye bir çocuğu olduğu için o hürriyete kavuşmuş oldu. İkinci cariyesi
Kurayza Yahudileri esirlerinden olan Reyhane'dir. Hz. Peygamber bu kadını azad
etmiş ve onunla evlenmiştir.
Görüldüğü gibi Hz. Peygamber'in cariye edinmek için bir
isteği yoktur. Bu iki cariye onun arzusu dışında beraber olduğu, sonrada
hürriyete kavuşturduğu iki kadındır.
Sonuç olarak sağlıklı bir toplumda Kur'an, tek evliliği öne
çıkarmıştır. Ancak erkeklerin savaş veya daha başka sebeplerle azalıp geride dul
kadınlar, yetim kızlar ve çocuklar bıraktığı olağanüstü durumlarda bir erkeğin
birden fazla evlenmesine de izin verilmiştir.
Yorumlar
Yorum Gönder